Osman Ağabey’in vefat haberini bu sabah aldım.
22 Ekim’de hastalandığını ve hastanede yattığını bilmiyordum.
Bu sabah uçağa binerken, bir arkadaşımdan gelen baş sağlığı mesajını açınca Osman Ağabeyin resmini ve haberini gördüm.
O an çok derin bir üzüntü duydum. Sanki içimden bir parça eksilmiş oldu. Canım yandı ve 35 senelik dostum, ağabeyim Osman Arolat’lı anılar adeta bir film şeridi gibi gözümün önünden geçmeye başladı.
Onunla yaptığımız Anadolu toplantılarımız, Kobilerle yaptığımız çalıştaylar, iş dünyasıyla buluşmalar bir bir gözümün önüne geldi.
Benim sivil toplum örgütlerinde yaptığım çalışmalarda, sonra siyasi mücadelemde bir nevi akıl hocam gibiydi. Yeni bir projeye başlamadan ya da yeni bir mücadeleye girmeden önce mutlaka ya ziyaret eder ya telefonla arar O’nun görüşünü alırdım.
O tam bir duayendi, tam bir akil insandı.
Bir ağabey gibi her zaman sakin sakin dinler, her konuda söyleyecek bir söz bulurdu ve sözleri her zaman benim için yol göstericiydi.
Osman Arolat , gerçek bir Atatürkçü, gerçek bir devrimci, 68 Kuşağının en önemli aktörlerinden biri olmasına rağmen her görüşten her kesimden herkesin saygı duyduğu, güven duyduğu bir insandı.
Dünya Gazetesi ve ekonomi basınıyla birlikte yaptığı çalışmalarla yarım asırdan uzun bir süre iş dünyasının, Anadolunun, Kobilerin sesi oldu. Onlar için bir pusula vazifesi gördü.
Osman Ağabey hiç şikayet etmezdi, çok çalışkandı. Hiç üşenmezdi, kimseyi cevapsız bırakmaz, kolay kolay hiç bir talebi karşılıksız koymazdı.
Yıllar önce yine bir Anadolu buluşması için Gaziantep’e giderken çok ciddi bir damar tıkanıklığı sebebiyle uzun süre hastanede kalmış ve ondan sonra da hareket kabiliyetinde bir kısıtlama olmasına rağmen, moralinden,
motivasyonundan, çalışkanlığından, yaratıcılığından zerre kadar taviz vermeden çalışmalarına devam etmişti.
Rahmetli Nezih Demirkent’den sonra Osman Arolat ın varlığıyla hayat verdiği Dünya Gazetesi; kıymetli Kenan Mortan hocam, sevgili Rüştü Bozkurt, Hakan Güldağ, rahmetli Prof.Dr. Erdoğan Alkin, rahmetli Prof.Dr.Mithat Melen ile birlikte, sadece benim için değil, aynı zamanda Türk özel sektörü için de yeri doldurulamaz bir ekoldü.
Tüm yoğunluğuna ve ciddi görünüşüne rağmen Osman ağabey oldukça duygusaldı. İyi bir insan olmasının yanında iyi bir eş, iyi bir baba, iyi bir dede ve iyi bir hayvanseverdi.
Onu her zaman sevgiyle, saygıyla, minnetle hatırlayacağım ve yad edeceğim.
Mekanın cennet olsun. Gittiğin yerde huzurlu ol Osman Ağabeyciğim. Seninle beraber bir dönem de kapanmış oldu…
