Hürriyet gazetesi yazarı Yılmaz Özdil bugün CHP’nin adaylarını eleştiren bir yazı yazdı. Özdil yazısında “Paralel CHP adayı var. BDP’li, DYP’li CHP adayı var” diye eleştirdi.

Oran’ın yanıtı şöyle;

Sayın Yılmaz Özdil

Öncelikle yazılarınızı her gün okuduğumu ve düşüncelerinizin büyük bölümüne katıldığımı bilmenizi isterim. Bugünkü yazınızda da ismimi açıkça yazmasanız da benden bahsettiğiniz belli olan Nasuh Mahruki görüşmesiyle ilgili olarak olayın içerden nasıl geliştiğini size aktarmak isterim:

Uzun zamandır tanıdığım Nasuh Mahruki saygı duyduğum, güvenilir, dünya çapında tanınırlığı olan bir isimdir. Pazar günü Parti Meclisi (PM) toplantısı sırasında İstanbul’un Bakırköy, Kadıköy ve Beşiktaş adaylarının belirlenmesine geçilmeden önce, Sayın Genel Başkan’ın talebi üzerine Nasuh Beyi aradım ve durumu kendisine aktardım. Aynen yazınızda belirtiğiniz gibi bu diyaloglar farklı sözcüklerle aramızda geçti.

Ancak PM’de sıra Bakırköy’e geldiğinde 11 PM üyesi adayların gizli oylamayla belirlenmesi yönünde önerge sundu ve adaylar için açık oylama yerine gizli oylama yapılması benimsendi. Gizli oylamada, çok saygın bir kişilik olan Nasuh Mahruki’nin tartışılması ve isminin yıpranması olasılığı belirince kendisine zarar vermemek adına Nasuh Beyin Kadıköy adayı olarak PM’ye sunulması görüşünden vazgeçildi. Sayın Genel Başkan’ın talebi üzerine yaptığım bu telefon görüşmelerinde ben kendisine asla “İşçi Partisi’ne üye misiniz?” diye sormadım, sadece “Herhangi bir partiye üyeliğiniz var mı?” diye sormuştum. Nasuh Bey, kamuoyuna bu gelişmeleri açıklamadan önce hazırladığı basın açıklamasını bana gönderme nezaketinde de bulundu. Ancak görüşmemizden ve sarf ettiğim sözlerden dolayı herhangi bir çekincem olmadığı için yapacağı basın açıklamasında adımı anıp anmaması konusunda herhangi bir şekilde ekleme çıkarma önerisinde dahi bulunmadım, çünkü böyle bir durum ne bana ne de Nasuh Beye yakışırdı.
Öte yandan benim İşçi Partisi ile veya İşçi Partili yurttaşlarımızla herhangi bir çekincem, önyargım da olamaz. Yakından tanıdığım görüştüğüm çok sayıda İşçi Partisi yöneticisi ve üyesinin de sormanız halinde hakkımda benzeri görüşleri size aktaracağına eminim. Türkiye’nin bugün içinde bulunduğu koşullarda, AKP’nin yarattığı yıkımı onarabilmek için yurdunu, ülkesini, bu toprakları seven her düşünceden, her siyasi partiden insanlarımızın önce 30 Mart’ta sonra da önümüzdeki Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde güçbirliği, elbirliği yapması inancıyla AKP dikta rejimine karşı durmamız gerekmektedir. Laik, demokratik, sosyal hukuk devletinin yeniden inşasında birleştirici güç olan CHP’nin kapıları da bu inançtaki herkese açıktır.

http://www.gercekgundem.com/yerel-secim/24745/yilmaz-ozdile-chpden-yanit

Print Friendly, PDF & Email