Cumhuriyetimizin 100.yıl dönümüne yani 2023’e girerken 1923 ruhunun Türk milletine güç vermesini ve 2023’ten itibaren Türkiye’nin yeniden Atatürk’ün rotasında muasır medeniyetlerin ötesine geçme mücadelesine başlamasını diliyorum.
Ancak bu temennide bulunurken, şartların Cumhuriyet çocukları için ne kadar namüsait olduğunu, iktidar bloğunun “geçmişle hesaplaşma” adı altında devletin ve toplumun tüm destek sütunlarını parçaladığını, geniş halk kesimlerinin ekonomik olarak aşırı şekilde ezildiğini de çok iyi biliyorum.
Türkiye’nin “iç cephesinden” gelen bu olumsuzlukların yanında “Türkiye dışından yükselen” risklerin de her zamankinden çok daha görünür olduğunu ve tüm dünyanın çok daha fazla kırılganlaştığını da gözlemliyorum.
Ve tüm bunlara rağmen tüm Cumhuriyet çocuklarının 2023’e umutla ve heyecanla girmesi gerektiğine inanıyorum. Çünkü, tek başına iyimserlik, bir mücadele yöntemi olmasa da, “umutsuz” ilerleme ve başarıya ulaşma da mümkün değildir. İşte Cumhuriyet çocukları için 2023’ün ve sonrasının hikayesinde olması gereken şeyler de umut ve mücadeledir.
2023 yılını bir kat daha önemli kılan konulardan biri de “seçimlerin” yapılacak olması. Ancak görünen o ki iktidar bloğu sadece Cumhurbaşkanlığı seçimine değil aynı zamanda İstanbul Büyükşehir Belediyesine “el koymaya” da hazırlanıyor. Sandıkta iki kez kaybettikleri İstanbul’u masa başı oyunlarla ele geçirmek ve İBB’nin kaynaklarını da kullanarak Cumhurbaşkanlığı Seçim kampanyasını yürütmek istiyorlar.
Bu noktada, yandaş medyanın meseleyi Altılı Masa ya da siyasi aktörlerin kendi aralarındaki çekişmeler ekseninden ele almasını normal karşılıyorum ancak bazı Cumhuriyetçilerin de meseleye bu açıdan bakmasını ve değerlendirmelerde bulunmasını yadırgıyorum. Zira yasaklama konusunun merkezinde tek bir konu var: İBB’nin gasp edilmesi! Bu konu dışındaki herşey “gündemi değiştirme ve tüm süreci maniple etme” anlamına geliyor. O halde, her zamankinden çok daha dikkatli olarak, önce İBB’ye el konulmasını engelleyecek adımları atmalı, ardından da benzer “masa başı oyunları” ortadan kaldırarak Cumhurbaşkanlığı seçimine odaklanmalıyız.
Açıkçası, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinin de “doğru parametrelerle ele alındığını düşünmüyorum. Özellikle “kazanacak aday”, “her kesimden oy alacak aday” gibi söylemlerin hiç bir “bilimsel ve siyasal” geçerliliği yok! Zira kimin kazanacak aday olduğunun kararını bir kişi veriyorsa yanılabilir. Eğer bu kararı verecek olanlar Altılı Masayı oluşturan liderlerse onlar da yanılabilir. Pek çoğu sağlıklı olmayan ısmarlama “anketlere” bakarak kazanacak aday tespit edilecekse oradan da kesin bir sonuç almak mümkün değildir.
Oysa tüm tartışmaları ortadan kaldıracak ve kazanacak adayı kesin ve tartışmaya yer bırakmayacak şekilde ortaya çıkaracak olan bir yöntem var: “Cumhurbaşkanı Adayını halkın seçmesini sağlamak” ve böylelikle gerçek ittifakı “halkla birlikte kurmak.”
Mevcut teknolojik olanaklar gözönüne alındığında adayın kim olacağına halkın yani seçmenlerin karar vermesine imkan vermek çok ama çok sıradan bir iş. Ancak bu basit ve doğru yöntemin tercih edilmesi halinde tüm siyaset kurumu bir anda değişebilir. 1980 Anayasasının dayattığı siyaset anlayışı bir tek hamleyle yerlebir edileceği gibi “halkın siyasete coşkuyla yeniden etki edeceği” bir dönem de başlatılabilir.
Aslında dünyada da benzer bir eğilim var. Artık siyasi partiler “tek merkezden” yönetilemiyor. Halkın daha fazla karar alma süreçlerinde yer alacağı bir değişim dönemi yaşanıyor. İnanıyorum ki Türkiye de yeni bir siyaset anlayışıyla halkı karar alma süreçlerine ortak edebilir ve bu hamleyle beraber sadece Cumhurbaşkanı adayı değil aynı zamanda “yeni Cumhurbaşkanımız da” seçilmiş olur.
Cumhuriyetimizin 100.zafer yılına gireceğimiz 2023’e saatler kala her birinizden en büyük değeriniz olan ailenize daha fazla zaman ayırmanızı, kötü alışkanlıklardan uzaklaşarak sağlıklı yaşama ve sporla dolu bir günlük rutine doğru yol almanızı ve umudunuzu her daim yüksek tutmanızı rica ediyorum.
İnanıyorum, Cumhuriyet hikayesi yarım kalmayacak.
Büyük Türk milleti, Cumhuriyetini muasır medeniyetlerin ötesine taşıma mücadelesinde mutlaka başarılı olacak.
Yeni yılınız kutlu, umut oranınız yüksek olsun.
Saygılarımla,
