Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı ve eski CHP Milletvekili Umut Oran, referandumda 30 ilde ve yurtdışında aktif kampanya yürüteceğini belirtti. Geçen hafta Adana ve Niğde’de vatandaşla buluşan, bugün de Mersin’de temaslarda bulunacak olan Oran, Milliyet’e referandum sürecindeki kişisel kampanyası hakkında bilgi verdi.
MERİÇ TAFOLAR
Ankara

Kampanya sürecinde 30 ili kapsayacak çalışma yürüteceğini, yoğun olarak İstanbul’da çalışacağını belirten Oran, “Yurtdışında da çalışmalar yürüteceğim. CHP, bir seferberlik ilan etmeli. Sayın Genel Başkan’ın ne kadar eski genel başkan, genel sekreter, eski MYK üyesi, eski milletvekili, eski il başkanı varsa şu anda hayatta olan ve partide sorumluluk almış tüm partilileri göreve çağırması lazım. ‘Milli Kuvvetler Merkezi’ gibi bir merkez oluşturulmalı. Bunun da önderliğini CHP’nin yapması gerekir. Parlamentonun içinde, dışında, ‘hayır’ cephesinde olan tüm siyasi parti liderlerini ve sivil toplum örgütü liderlerinin burada toplanması ve eşgüdüm sağlanması lazım” dedi.

CHP’lilerin yüzde 100 ‘hayır’ diyeceklerini, MHP tabanında da yüzde 75-80 oranında Bahçeli’nin aldığı pozisyonu doğru bulmayan bir kitle olduğunu savunan Oran, şöyle devam etti: “MHP tabanının sandığa gitmesi ve hayır demesi konusunda onları cesaretlendirmemiz lazım.. AKP tabanında da yüzde 15-20 civarında ‘hayır’ diyecek seçmen var. Referandumlarda sandığa gitmeyen seçmen sayısı artıyor. Protesto edebilecek, boykot edebilecek bir seçmen kitlesi var. Bunun bir parti meselesi olmadığını, bunun bir beka sorunu olduğunu iyi anlatmamız gerekiyor.”
‘Anlatamıyorum’
Sosyalist Enternasyonal toplantılarında Türkiye’deki demokrasinin nasıl bir şey olduğunu anlatamadığını belirten Oran şunları söyledi: “Bana şunu soruyorlar: ‘Ülkenizde demokrasi var, parlamenter sistem var, 1 Kasım’da seçim oldu, halk Davutoğlu’nu seçti. 1 yıl dolmadan Cumhurbaşkanı seçilen başbakanı görevden alıyor, yerine başkasını atıyor. Bunu anlamak mümkün değil.’ Meclis’ten bu karar çıktıktan sonra da şu soruyu sordular: ‘Zaten anlamamıştık ama bu sefer hiç anlamıyoruz. Atanan Başbakan kendi görevini bırakıyor, Başbakanlık makamını yok ediyor. Bu nasıl bir biattır?’ İşte ben demokraside böyle bir şeyin nasıl olduğunu anlatamıyorum.”

Print Friendly, PDF & Email