Herkes teknik takip araçlarının ABD’den, ya da İsrail’den alındığını bilir. Oysa en sofistike cihazlar, artık İskandinav ülkelerinde üretiliyor.

Bildiğim ama belgeleyemediğim bir gerçek var. O nedenle “iddia”olarak yazıyorum.

Tayyip Erdoğan’ın Başbakanlığı döneminde bazı işadamlarının bu ülkelerden getirdikleri dinleme ve teknik takip ekipmanlarını havalimanında istihbaratçılara devrettikleri ve paralarını da örtülü ödenekten aldıkları öne sürülüyordu.

* * *

CHP’den İstanbul 1. Bölge milletvekili aday adayı olan Barış Yarkadaş, özel siyasi habercilikte neredeyse rakipsiz bir meslektaşımızdır.

Barış, 25 Mart’ta, sahibi olduğu “Gerçek Gündem” adlı haber sitesinde çarpıcı bir AKP analizi yazdı.
Gelişmeler, orada okuduğum şu bilgiyi tümüyle doğruladı:

“Davutoğlu, geçen hafta sessiz sedasız bir şekilde ‘’örtülü ödeneğin kullanımına’’da müdahale ettirdi. Yapılan değişiklikle birlikte, Erdoğan’ın örtülü ödeneği kullanmasının önüne geçildi. Erdoğan artık Davutoğlu’nun imzası olmadan, örtülü ödenekten tek kuruş dahi harcayamayacak…”

Peki Davutoğlu’nun aldığı bu önlem Tayyip Erdoğan’ı durdurabildi mi?

Mümkün mü?..

Nitekim bu “özel bilgi” yayınladıktan sadece iki gün sonra Torba Yasa’ya eklenen bir maddeyle, Cumhurbaşkanı’na da, örtülü ödenek tahsis edildi!

* * *

CHP’nin çalışkan ve cesur milletvekillerinden Umut Oran, bir soru önergesi vererek, sabaha karşı ve adeta yangından mal kaçırırcasına Meclis’ten geçirilen bu maddeden Başbakan Davutoğlu’nun haberinin olmadığını iddia etti.

Oran, Davutoğlu’na özetle şu soruları yöneltti:

– Bu önerge verilmeden önce Bakanlar Kurulu’nda görüşüldü mü? Seçim iş ve işlemleri için 3 aylığına atanan ‘bağımsız’ olması gereken bir ismin İçişleri Bakanı sıfatıyla size sormadan önerge vermesi mümkün mü, bu önergeden haberiniz var mıydı? Bu önergenin size sorulmadan doğrudan 12. Cumhurbaşkanı’nın talimatıyla verildiği iddiası doğru mudur?

– MİT size bağlı çalışırken, İçişleri Bakanı’nın paralel bir istihbarat yapılanması için önerge vermesi sizin görev alanınıza müdahale değil midir?

– 2015 mali yılı bütçesini hazırlarken, böyle bir örtülü ödenek artışını öngörmüş müydünüz? Buraya hangi kalemden aktarma yapacaksınız? Cumhurbaşkanlığına bu yıl için kaç milyar TL örtülü ödenek aktaracaksınız?

– Bu önerge ve getirilen uygulama Anayasa’nın 104, 105 ve 163’üncü maddelerine aykırı değil midir? Cumhurbaşkanı’nın açık/kapalı istihbarat yürütmek, savunma hizmeti gibi görevleri var mıdır?

– 92 yıldır gereksinim duyulmayan bu uygulamaya hükümetiniz neden gerek duydu? Hükümetlerde Başbakanların namusuna bırakılmış olan örtülü ödeneği siz, Maliye Bakanı ve ilgi personel aracılığıyla üç imzayla harcarken, Cumhurbaşkanlığında örtülü ödeneğin denetimi nasıl sağlanacak?

– Cumhurbaşkanı Saray’da kendisine özel istihbarat birimi mi kurdu? Milli İstihbarat Teşkilatı Müsteşarlığı aracılığıyla zaten kendisine istihbarat desteği verilmiyor mu? Cumhurbaşkanı MİT içerisinde kendi özel istihbarat birimini mi kuruyor, bu para oraya mı harcanacak?

– Cumhurbaşkanı’na örtülü ödenek uygulaması yaklaşan 7 Haziran seçimlerine yönelik olarak mı getirildi? Sabaha karşı görüşmelerde sürpriz biçimde hiç tartışılmadan bu önergenin getirilmesinin gerekçesi nedir?

* * *

Bu sorulara cevap verileceğini pek sanmıyorum.

Ama yazının başındaki bilgilerle Barış Yarkadaş’ın analizi, zaten başka bir cevaba gereksinim bırakmıyor.

Başbakan Davutoğlu’nun hayati önem taşıyan yasalarda bile by-pass edilmesi, onun bu yükü daha fazla taşıyamayacağını gösteriyor.

Print Friendly, PDF & Email