Demokrasinin olmazsa olmaz koşulu olan laiklik ilkesinin Anayasamıza girmesinin üzerinden 78 yıl geçti. Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Laiklik, yalnız din ve dünya işlerinin ayrılması demek değildir. Tüm yurttaşların vicdan, ibadet ve din özgürlüğünde güvencesi demektir” sözüyle de ortaya koyduğu gibi “laiklik” demokrasimiz vazgeçilmez bir parçasıdır. Laiklik, Türkiye’nin uygarlaşma sürecinde attığı en önemli adımlardan birisidir.

İnanç ve vicdan özgürlüğünün omurgası olan ve  “Anayasamızın değiştirilmesi mümkün olmayan maddeleri” arasında yer alan laiklik, toplumdaki farklı inançların barış içinde birlikte yaşamalarının ön koşulu ve güvencesidir. Cumhuriyetin ve demokrasinin ulusal bütünlüğün ve iç barışın temel değeri olan laiklik günümüzde özellikle kadınlarımızın insan haklarının, temel hak ve özgürlüklerin de güvencesidir.

Temel amacı aklın özgürleşmesi olan laiklik, bizim dün olduğu gibi bugün de asla ödün vermeyeceğimiz, kırmızı çizgilerimizdendir.
Laiklik ilkesinin Anayasa’ya girişinin 78. yılını kutlarken, başta Cumhuriyetimizin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere, laikliğin kararlı savunucularına şükran, minnet, saygı ve sevgilerimi sunuyorum.

Umut Oran

Print Friendly, PDF & Email