CHP İstanbul Milletvekili Umut Oran, yazılı bir açıklama yaparak, hükümeti “IMF’nin uyarılarına kulak vermek” konusunda uyardı.

Oran yaptığı yazılı açıklamada, “Hükümet, dilinden düşürmediği ‘IMF’ye borcu sıfırladık, borç verecek hale geldik’ hamaseti ile gerçekte Türkiye’nin dağ gibi büyüyen dış borcunu gözlerden saklamaya çalışırken, IMF’den Türkiye ekonomisine ilişkin ciddi kriz uyarısı geldi” diye hatırlattı.

Umut Oran
Basın Açıklaması
25.11.2014 

– IMF’nin Uyarıları Ciddiye Alınmalıdır!

– IMF raporunun anlamı: Ani sermaye çıkışı yaşanırsa büyük bir krize girersiniz!

– Hükümet, hamaseti bırakıp, gerçeğe bakmalı! IMF’nin uyarıları gerçekçidir, ciddidir!

Hükümet, dilinden düşürmediği “IMF’ye borcu sıfırladık, borç verecek hale geldik” hamaseti ile gerçekte Türkiye’nin dağ gibi büyüyen dış borcunu gözlerden saklamaya çalışırken, IMF’den Türkiye ekonomisine ilişkin ciddi kriz uyarısı geldi.

IMF Yönetim Kurulu, 4’ncü madde konsültasyonu çerçevesindeki hazırladığı raporda, “Türkiye ekonomisi için en büyük riskin, sermaye akışında yaşanacak ani bir değişiklik” olacağını söylüyor. IMF, bu durumun, gelişmiş ülkelerdeki parasal normalleşmeden ya da ülkenin risk primindeki değişimlerden kaynaklanabileceğini belirtiyor. Bunun anlamı: “Ani sermaye çıkışı yaşanırsa büyük bir krize girersiniz!”

Zaten Amerikan Merkez Bankası Fed, kısa bir süre önce tahvil alımları ile piyasaya likidite vermeyi durdu, yani sıcak para muslukları kapandı.  Avrupa’da yavaşlayan büyüme ve jeopolitik sorunları da Türk ekonomisini etkileyebilecek riskler arasında sayan IMF, Türkiye’ye artık sıcak para ile yani “el parası ile hovardalık” döneminin bittiğini hatırlatıyor. Özellikle 2010’dan bu yana Türkiye’de büyük bir dış açık oluştuğuna işaret eden IMF, içerideki sıcak paranın ani çıkışının, Türkiye ekonomisi için en büyük risk olduğunu belirtiyor ve “Önlem almazsanız ağır bir kriz yaşarsınız” mesajı veriyor.

12 yıldır ekonomiyi sıcak para ile çeviren AKP, Türkiye’nin cari açığını, dış borcunu patlattı. İşsizlik sorunu büyüdü, gelir dağılımı bozuldu. AKP kendi ultra zenginlerini yaratırken, halk giderek yoksullaştı. Şirketler, bankalar ve nispeten ödeme gücü olan vatandaşlar borçla tüketime teşvik edildi. Yaratılan yalancı bahar sayesinde AKP vatandaştan oy almaya devam etti.  Ancak sıcak paraya ve borca dayalı ekonomi modeli, küresel muslukların kapatılması ile artık işlemiyor. Yüksek faiz-pahalı döviz, reel kesimde maliyetleri hızla artırıyor, iç talep daralıyor, büyüme hız kesiyor, döviz borcu-açığı bulunan firmalar sıkıntı yaşıyor. Sanayici, yatırımcı, girişimci önünü göremiyor. İşsizlere iş ve aş yaratacak olan yatırımlar yapılmıyor. Gidişattan tüm kesimler olumsuz etkileniyor. Ekonomide içine girilen bu darboğazda işsizlikteki artış da ivme kazanıyor. Bu bağlamda IMF’nin işaret ettiği riskler son derece yerinde hatta biraz da geç kalmış uyarı niteliğinde…

IMF “Acil önlem al!” diyor…

Türkiye’de uygulanan makroekonomik politikaların yeterince sıkı olmadığı vurgulanan raporda, enflasyon oranının Merkez Bankası’nın hedefinin üzerinde seyrettiği, reel politika faizinin negatife düştüğü ve TL’nin ekonominin dengelerinin gerektirdiğinden daha değerli (aleyhte) olduğu vurgulanıyor. Raporda, “Bu dengesizlikler, tasarrufları, rekabet gücünü ve potansiyel üretimi artıracak, dikkatlice sıralanmış makroekonomik politikalar ve yapısal reformlarla giderilmeli” uyarısında bulunuluyor.

Raporda, Türkiye’deki finans sisteminin sermaye yeterlilik oranlarının yüksek, yani iyi sermayelendirilmiş olduğuna işaret edilirken, Türk bankalarının dış fonlanmaya aşırı bağımlı hale geldiğine işaret ediliyor. Bu durumun, bankaların dolaysız döviz kuru riskini artırdığı uyarısında bulunulan raporda, bankalara teyakkuz halinde bulunmaları çağrısı yapılıyor.

IMF, ulusal tasarrufların artırılmasının ve dış finansman bağımlılığının azaltılmasının önemini vurgulayarak 10. Kalkınma Planı’nda yer alan iddialı reform gündeminin hızlandırılması tavsiyesinde bulunuyor. IMF Yönetim Kurulu mali politikanın, öncelikli alanlarda daha büyük harcama için ortam yaratırken dış kırılganlıkların üzerine gidilmesi ve para politikası üzerindeki yükün azaltılmasında daha büyük rol oynaması gerektiğini belirtiyor. IMF toptan döviz fonlamasında artışı sınırlandırmaya yönelik ek adımlar atılmasını ve finans dışı şirketler sektörünün kur riski üstlenmelerine yol açan uygulamaların azaltılmasını tavsiye ediyor.

Raporda yer alan öngörüler, Türkiye’nin işsizlik, enflasyon, cari açık gibi temel makroekonomik göstergelerindeki kötüleşmeyi ortaya koyuyor. Rapora göre; Türkiye’nin büyüme oranı bu yıl ve 2015’te yüzde 3’te kalacak. IMF’ye göre enflasyonun bu yıl yüzde 9, gelecek yıl ise yüzde 7.1 olacak. İşsizlik bu yıl 9.5 olacak, gelecek yıl yüzde 10.4’e yükselecek. Cari işlemler açığı bu yıl yüzde 5.8, gelecek yıl yüzde 6 olacak. İhracat bu yıl yüzde 1.6 artacak, gelecek yıl yüzde 0.4 düşecek.

Sıcak para ile ekonomiyi çevirmenin, ülkenin kanını emdirme ve geleceğine ipotek koyma olduğunu da bunun sürdürülebilir bir model olmadığını da defalarca dile getirdik. AKP’yi hep, tüketim ekonomisinden üretim ekonomisine geçmeye çağırdık. AKP, hükümeti ise ekonomide sıcak para dışında bir oyun planı geliştiremedi. 126 milyar dolardan aldığı dış borç stokunu 400 milyar doların üzerine çıkaran AKP, “IMF’ye borcu sıfırladık, borç verecek hale geldik” söylemiyle, halkın algısını çarpıttı, adeta Türkiye’nin borcunu sıfırlamış algısı yaratmaya çalıştı.

Şimdi o IMF Türkiye’yi haklı olarak uyarıyor; “Önlem almazsanız, yanarsınız!” diyor…

Hükümete tekrar çağrıda bulunuyoruz: Hamaseti bırak, gerçeğe bak! IMF’nin uyarıları gerçekçidir, ciddidir! Ekonomi çarkını çevirmede bir kaldıraç olarak kullandığınız sıcak parada artık deniz bitmiştir. Türkiye’nin tüketim ekonomisinden üretim ekonomisine, borçla değil kendi ulusal kaynaklarıyla kalkınmaya ihtiyacı bulunuyor. Göz boyamaya dayalı, fos “program” açıklamalarını bir yana bırakıp, ülke ihtiyaçlarına göre gerçekçi bir ekonomik model ortaya koymanız gerekiyor. Aksi halde gerçekçi olmak gerekirse Türkiye maalesef adım adım bir ekonomik krize doğru gidiyor.

Basın Açıklaması:
IMFnin-Uyarilari-Ciddiye-Alinmalidir-1

Print Friendly, PDF & Email