·         Erdoğan, bakanları, danışmanları, milletvekilleri ve il başkanlarını kapsayan bir kaset arşivi kurmuş mudur?

·         Erdoğan, kendisine bağlı kurumlar eliyle muhalefet partilerini dinletmekte midir?

·         Erdoğan, kritik mevkilerdeki kamu bürokratlarını dinleterek fişlemekte midir?

Recep Tayyip Erdoğan dün yaptığı Ordu Mitingi’nde eski İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin’in kaseti olduğunu ifade etti. Yine Erdoğan yaptığı çeşitli konuşmalarda Cumhurbaşkanı’nın ve partisine mensup bazı milletvekillerinin de kasetleri olduğunu halkımıza söylemişti. Bu durum, 2011 seçimlerinden önce miting meydanlarında “bu özel değil genel bir ahlaksızlık” diye bağıran, kendisine yakın bir internet haber sitesi tarafından servis edilen görüntüleri halkın izlemesini tavsiye eden, hatta henüz YouTube’a bile yüklenmemiş bir kaseti “yakında çıkacak” diye önceden bildiren Erdoğan’ın kaset siyasetinde geldiği noktayı göstermektedir. Madem bu kasetlerin içeriğini Erdoğan bilmektedir, demek ki bu kasetlerin sahibi bizzat kendisidir.  Bahsettiği kasetlerin rejisörü de, yapımcısı da, yönetmeni de Recep Tayyip Erdoğan..

Bu zamana kadar kasetler üzerinden siyasi çıkar sağlamaya odaklanan, hiçbir ahlaki sınır dinlemeden kasetleri miting meydanlarına taşıyan Erdoğan şu sorulara cevap vermelidir.

1-      Kendisine Bakanları, Danışmanları, milletvekilleri ve il başkanlarını kapsayan bir kaset arşivi kurmuş mudur?
2-      Cumhurbaşkanı’nı, danışmanlarını, milletvekillerini ve il başkanlarını dinletmekte midir? Kendisinde daha sonra kullanmak için sakladığı hangi tapeler ve kasetler vardır? Bunların içeriği nedir?
3-      Erdoğan kendisine bağlı kurumlar eliyle muhalefet partilerinin yöneticilerini dinletmekte midir? Bu dinleme kayıtları kendisine rapor halinde sunulmakta mıdır? Bu yasa dışı tapelerin içerikleri bir yerde saklanıp, arşivlenmekte midir?
4-      Erdoğan bununla da sınırlı kalmadan kritik mevkilerdeki kamu bürokratlarını da dinletmekte midir? Bu yolla bürokratlar fişlenmekte ve üstlerinde baskı kurulmakta mıdır?
5-      Cumhurbaşkanı’nın “benim dinlemiş olmam ihtimal dışı diyemem ama bu konuda korkum yok” açıklamasının hedefi esasında Erdoğan mıdır? Bu açıklama “Benim senin gibi sıfırlamalı konuşmalarım yok” anlamına mı gelmektedir?
6-      Bu zamana kadar hiçbir aslı astarı olmadan, sadece çamur at izi kalsın mantığı ile muhalefeti kaset siyaseti yapmakla eleştiren Erdoğan ve ekibi kasetlere dayanan bir korku imparatorluğu ile mi Türkiye’yi yönetmeye çalışmaktadır?
Erdoğan’ın çevresinde kümelenmiş, yalan söylemekten hiçbir şekilde utanmayan şahıslarla Erdoğan’ın bu soruların cevabını vermesi gerekir. Kumpasa, pusuya, şantaj ve tehdite, hukuk dışı yöntemlerle muhalefet ve toplumun tüm kesimleri üzerinde baskı kurmaya odaklanmış bir siyasi anlayış ile Türkiye yönetilemez. Türkiye’nin tarihi de, kültürü de, devlet yapısı da böyle bir anlayışı taşıyamaz.

Print Friendly, PDF & Email