Şehitlerin vasiyeti sorusu Cemil Çiçek engeline takıldı-Gazi Haber

CHP Genel Başkan Yardımcısı Umut Oran, Başbakan Erdoğan’ın son ‘açılımında’ kullandığı “şehitlerimizin vasiyeti” ifadesini TBMM’ye taşımış ve hangi şehit yakınıyla konuştuğunun açıklanmasını istemişti. Ancak Umut Oran’ın soru önergesi işleme konulmadan TBMM Başkanı Cemil Çiçek tarafından iade edildi. Çiçek önergedeki 6 ve 7. soruların TBMM İçtüzüğüne aykırı olduğunu öne sürdü. Böylece Başbakan Erdoğan’ın sarfettiği sözlerinin kendisinin sorulamaması gibi bir durum ortaya çıktı.

Önerge ve TBMM engeline takılan 6 ve 7. soruları da gösteren önerge ;

TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından yazılı olarak yanıtlanması için gereğini arz ederim.

04.10.2013
Umut Oran
İstanbul Milletvekili

30 Eylül 2013 tarihinde bazı basın yayın temsilcilerinin katılımıyla yaptığınız “Demokratik açılım” basın toplantısında; “Bugün biz, bu demokratikleşme paketini açıklarken, aslında, işte tüm o şehitlerimizin de arzularını bir kez daha yerine getiriyoruz… Böylece vasiyetlerini yerine getirdiğimiz tüm şehitlerimizi, bu anlamlı günde bir kez daha rahmetle ve minnetle yad ediyor; Allah O’nlardan razı olsun, mekanları inşallah Cennet olsun diye dua ediyoruz” açıklamasında da bulundunuz.
Bu kapsamda;

“Demokratik açılım” adını verdiğiniz bu paketi hazırlarken hangi şehit yakını ile görüştünüz? İrtibatta olduğunuz ve bu pakete olumlu bakan şehit yakını var mıdır?
Size bu paket için vasiyette bulunan şehitler kimlerdir?
Konuşmanızda geçen “şehitler” kimlerdir?
Daha önce “Terör örgütüyle hiçbir zaman masaya oturmadık, hiçbir zaman da oturmayacağız, biz buyuz” açıklamasını yaptınız mı?
“Bunlarla görüştüğümüzü söyleyenler, bu alçakça iftirada bulunanlar şerefsizdir” açıklamasını niçin yaptınız?
Söz konusu iki açıklamayı yapmanızın ardından terör örgütü PKK ile MİT Müsteşarı aracılığıyla görüşmeniz çelişki değil midir? Bu tavrınız şehitlerin sözünü ettiğiniz vasiyetine uygun mudur?
Haziranda 2012’de “Biz olsak Öcalan idam edilirdi” açıklamasını yapmanıza karşın daha sonra PKK teröristbaşı Abdullah Öcalan ile görüşmeniz çelişki değil midir? Bu tavır değişikliğinin gerekçesi nedir?