CHP İstanbul milletvekili Umut Oran,  Başbakan Yardımcısı Ali Babacan’ın tam iki yıl önce bugün “Mali Kural” uygulamasını gündeme getirdiğini anımsatarak, “Peki Babacanın bu kadar önem verdiği “Mali Kurala” ne oldu? Başbakandan veto yedi. Rafta kaldı.  Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım “eskiden mali kural mı vardı” diyerek adeta Babacan’la dalga geçti. Bilim, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün “Mali Kuralın” 2011 yılında yürürlüğe girmeyeceğini açık açık söyledi” diye konuştu.
CHP’li Oran yazılı açıklama yaparak, “Ali Babacan’ın 11 Mayıs 2010 tarihinde Türkiye’nin Mali Kurala geçeceğini duyurdu. Babacan aynen şöyle diyordu: “Para politikaları konusunda Merkez Bankası’nın bağımsızlığı nasıl temel bir konuysa, mali politikalarda da mali kuralla Türkiye’de yeni bir dönem başlayacak” dedi.
Babacan’ın, “Euro bölgesinin bizim yaptığımıza benzer bir mali kurala ihtiyacı var” diyerek Mali Kuralı Avrupa Birliği’ne de önerdiğini vurgulayan Oran açıklamasında şunları kaydetti:
Mali Kural gerçekten önemli
“Mali Kural gerçekten önemli. Çünkü Türkiye’nin risk priminin düşmesi ve kamu borçlanma maliyetinin azalması için mali kural lazım. Devletin uzun vadeli bir perspektif ortaya koyması, mevduat ve kredi faizlerinin de uzaması için gerekli. Uzun vadede bütçe açığı ve borç noktasında nereye gidileceğini ortaya koyarak özel sektöre alan açmak için lazım. Ayrıca mali disiplini kalıcı hale getirmek için de gerekli.
Başbakandan veto yedi. Rafta kaldı
Başbakandan veto yedi. Rafta kaldı.  Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Binali Yıldırım “eskiden mali kural mı vardı” diyerek adeta Babacan’la dalga geçti. Bilim, Sanayi ve Ticaret Bakanı Nihat Ergün “Mali Kuralın” 2011 yılında yürürlüğe girmeyeceğini açık açık söyledi.
Borç stoku 62,3 milyar dolar arttı
Babacan “Mali Kuraldan” bahsettiği zaman toplam borç stoku 457,2 milyar dolardı, bugün 519,5 milyar dolar oldu. Piyasa cezayı ağır kesti. S&P not düşürdü. Artık daha yüksek faizle, daha düşük vadeyle borçlanıyoruz. Yani bu millet 1 dolar için daha fazla para ödüyor.  Hükümet Babacan’ın Mali Kuralı’na arkasını döndü, ama bunun bedeli Babacan’ın veya Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın cebinden değil, milletin cüzdanından ödendi.
CHP Mali Kural’dan yana
Biz CHP olarak Mali Kural’dan yanayız. Bugün bütün dünyada piyasaların düzenlenmesi, denetlenmesi, kurallar ile yönetilmesi kabul ediliyor. Sosyal demokrasinin ekonomi politikalarının temelinde, iş yaratan büyüme, yoksullukla mücadele, sürdürülebilir çevre, bölgeler arası farklılıkların kaldırılması var.  İpinden boşanmış bir piyasa sistemi milleti duvara toslatır. Kapitalizmin bunalımı, düzensiz piyasaların yarattığı krizlerle ortaya çıkıyor. Sosyal demokratlar olarak biz düzenlenmiş, dizginlenmiş, kontrol edilen ve kurallara tabi bir piyasa düzeni istiyor. Bu yüzden Mali Kural’dan yanayız. Çünkü biliyoruz ki Mali Kural ile öngörülebilirlik artar, mali disiplin artar,  şeffaflık artar. Düzensiz, öngörülemez, disiplinsiz bir kamu maliyesinin bedelini yüksek faizle borç ödeyen Türkiye Cumhuriyeti ödüyor.
Ekonomi höt zötle yönetilmez
Bütün Türkiye 2 yıldır, hükümet tarafından vaat edilen Mali Kuralı bekliyor. Başbakan engelliyor. Bu durum ekonomik koordinasyonun olmadığını da gösteriyor. Başbakan tiyatroyu da ekonomiyi de tek elden yönetmek istiyor. Şunu anlaması lazım, Başbakan her şeyi bilen adam değildir, başbakanlık da diktatörlük değildir. Ekonomi höt zötle yönetilmez. Ekonominin kendi dinamikleri ve yapısı içerisinde, akılcı bir şekilde yönetilmesi gerekir. Mali Kural açıklamasının ikinci yıldönümü olan bugün Babacan’a şunu bir kere daha soruyorum, “Mali Kural ne oldu? Bu mali kural hayata geçmeyecekse ne yapmayı düşünüyor?”
Basın Açıklaması:
malikural

Print Friendly, PDF & Email