İslam’daki her bir ibadet, bireyi “iyiliğe yaklaştırmak” için bir vesiledir. Ramazan Ayı boyunca tutulan “oruç” da sadece 1 ayla sınırlandırılmış bir “açlık testi” değil, tüm yıla ve hayatın her alanına yayılması hedeflenen “nefis terbiyesi” için bir araçtır.

Kâmil insan, arif insan, erdemli insan ve elbette ahlaklı insan olması istenen Müslümanlar için “oruç ibadeti” hem “halden anlamak” için fırsattır hem de “yoldan çıkmamak” için bir hatırlatmadır. Doğaldır ki ibadetin özünü anlayan her bir inanç sahibi, anladığı her şeyi hayatında da göstermekle yükümlüdür. Bireyin hayatına ve toplumsal yaşama yansımayan bir ibadetin “özünün kavranmadığını” düşünmek çok yanlış olmasa gerektir.

Aslına bakılırsa ibadetlerin özünü kavrayanlar için belki de ulaşılacak en özet düşünce: “Kendine yapılmasını istemediğin şeyi başkasına yapma!” olacaktır. Gerçekten de iyi insan olmanın ya da yapılan hareketin doğruluk-yerindelik sınamasını yapmanın merkezine bu anlayış yerleşirse pek çok sorunun da kendiliğinden ortadan kalkacağı görülecektir.

Bu anlayış siyasetçiler için de geçerli olmalıdır. Kendisine haksızlık edilmesini istemeyen siyasetçi, başkalarına da haksızlık etmemelidir. İftirayla, yalanla, küfürle, aşağılamayla karşılaşmak istemeyen her kademedeki siyaset meraklısı rakiplerine de bu yollarla saldırmamalıdır. Sırf oy uğruna “paralı trollerin” yaptığı itibar cellatlığına kimse “göz yummamalı”, çalmadığını bildiği halde “çaldılar” diye iftirada ısrar etmemelidir.

Bir yandan “dini jargon” kullanıp öte yandan da “kötülükte” ısrar edenlere karşı her bir inanç sahibinin de açık bir “tavır alması” gerekir. İyiliğin olduğu gibi, iyi kalmanın koşulu budur: “Haksızlık karşısında sessiz kalmamak! Ve mazlumdan yana tavır almak.”

Umulur ki, idrak ettiğimiz Ramazan Bayramı, “Kendisine yapılmasını istemediği şeylerin başkalarına yapılmasına” karşı duranların sayısında bir artışa sebep olmuştur. Ve bir ibadet ayı daha “güzel ahlaklı” olma ve güzel ahlakı yaşamın her anına yansıtma çabasını yükseltmiştir.

Bu duygularla, başta Türk dünyası olmak üzere, İslam dünyasının Ramazan Bayramı’nı kutluyor, daha fazla dayanışma, yardımlaşma, paylaşma ve adalet arayışında olan insanların başarısı için vesile olmasını diliyorum.

Dayanışma duygularımla,

Umut Oran

Print Friendly, PDF & Email