– Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı CHP’li Umut Oran, hükümetin birçok kamu kuruluşunun oluşturulan Türkiye Varlık Fonu’na devrine ilişkin kararını eleştirerek, bunun dünya uygulamaları ile benzeşmediğini vurgula ve sordu:

” yangından mal mı kaçırılıyor?”

– Ciddi kaygılara yol açan bu operasyonun tamamen hukuksuz olduğuna işaret eden Oran, hükümete Fon’la ilgili 15 soru yöneltti.

Sosyalist Enternasyonal Başkan Yardımcısı CHP’li Umut Oran’ın Varlık Fonu ile ilgili değerlendirmesi hükümete yönelttiği sorular şöyle:

AKP hükümeti, Başbakanlığa bağlı, 50 milyon TL sermayeli Türkiye Varlık Fonu Yönetimi A.Ş.’yi Ağustos ayında kurmuştu. OHAL devam ederken ve de Türkiye çok önemli bir referandum öncesinde şimdi de bir Bakanlar Kurulu kararıyla; Ziraat Bankası, BOTAŞ, TPAO, PTT, Borsa İstanbul, TÜRKSAT’ın sermayelerinde bulunan Hazineye ait hisselerin tamamını; Türk Telekom’un Hazine’ye ait hissesi ile Eti Maden ve Çay İşletmelerini bir gecede Türkiye Varlık Fonuna devretti. Turistik beldelerdeki araziler dahil birçok kamu taşınmazı da tahsisleri kaldırılarak Fon’a aktarıldı. Ayrıca Savunma Sanayii Destekleme Fonuna ait 3 milyar TL kaynağın “3 ay sonra geri ödenmek” şartıyla Varlık Fonu’na aktarılması da kararlaştırıldı.

Görünen o ki; Anayasa paketi ile getirmek istedikleri denetlenemeyen, hesap vermeyen, keyfi yönetim anlayışına dayalı tek adam rejiminin adeta ekonomik altyapısı oluşturuluyor. Bu şekilde birçok kamu kuruluşunu Fon’a devrederek bütçe denetiminden kaçırıyor, kendilerinin istediği gibi yöneteceği devasa bir holding oluşturuyorlar.

Yapılan bu işlemler, dünyadaki “Varlık Fonu” uygulamaları ile hiçbir şekilde benzeşmiyor, açıkça birçok usulsüzlüğü ve hukuk dışılığı daha baştan içinde barındırıyor.

Cumhuriyetin birikimleri olan kamu kuruluşlarının hisse ve varlıklarının Fon’a devri, toplumda kaygı ve kuşkulara yol açmıştır. Bu kaygı ve kuşkuların bir boyutunu kamu varlıklarının talan edilmesi oluştururken; diğer bir boyut ise yapılan bu işlemin, ülkenin ekonomik bir iflasına karşı son bir hamle olduğu algısıdır.

Bu bağlamda hükümet yetkililerinin şu sorulara net yanıt vermesi gerekiyor: 

  1. Varlık fonları, ülkelerin sahip oldukları fazla kaynakların (genellikle bütçe fazlası ya da petrol geliri vb.) heba edilmemesi için değişik varlıklarda değerlendirilmesine yönelik oluşturulan fonlardır. Türkiye’de bu anlamda gelir fazlası değil, açığı bulunuyor. Yani kurduğunuz Varlık Fonu’nun “varlığı” fiilen mevcut değil. O halde kamu kuruluşlarının hisse ve varlıklarını bu Fon’a devretmekteki amacınız nedir?
  2. Türkiye Varlık Fonu Yönetimi A.Ş.’ye ilişkin yasanın gerekçesinde “Kamuya ait varlıkların ekonomiye kazandırılması, fon temininde kullanılması…” amacı yer alıyor. Şimdi Fon’a devrettiğiniz Cumhuriyet birikimi kuruluşlar zaten kamuya ait, yani zaten ekonomiye kazandırılmış, zaten ekonomik değer yaratan kuruluşlardır. Fon’a devirlerinde ne gibi bir ekstra katkı bekliyorsunuz?
  3. Varlık Fonu Sayıştay denetimine tabii değil. Dolayısıyla Meclis denetimde tamamen devre dışı kalacak. AKP iktidara geldiğinde, mali disiplini bozan bütçe dışı fonları tamamen kaldırmıştı. Şimdiden bütçe dışında böyle dev bir fon kuruyorsunuz, bu uygulama “paralel Hazine” kurmak ve kamuya “kayyım” atamak değil midir?
  4. Bütçeye gidecek gelirlerin önemli bir bölümü bu Fon’a aktarılacak. Bütçeye aktarılan özelleştirme gelirlerinin Fon’a yönlendirilmesi ve bütçe gelirlerinden Fon’a pay verilmesi, bütçe gelirlerinin azalmasına ve dolayısıyla bütçe açıklarının artmasına yol açmayacak mıdır?
  5. Kamu malları satılırken satıştan elde edilen gelir, eskiden Hazine’ye giderken bu devirler sonrası Fon’un elinde kalacak, ayrıca Fon ve kuracağı alt şirketler, hemen her tür vergiden de muaf olacak. Sonuçta Hazine ciddi boyutta gelir kaybına uğrayacak. Bu durumda bütçe disiplinini nasıl sağlayacaksınız?
  6. Oluşturduğunuz denetimsiz Fon’un hesap verme yükümlülüğü olmayan yöneticileri, buraya devredilen varlıkları istediği gibi satabilecek, Fon kaynaklarıyla istediği gibi yatırım yapabilecek, bunların hukuksuz işlemlerini kim sorgulayacak?
  7. Fon, Savunma Sanayi Destekleme Fonu’na ait askeri ihtiyaçlar için harcanması gereken 3 milyar liraya neden ihtiyaç duydu, bu kaynağı nereye harcayacak, 3 ay sonra nasıl geri ödeyecek?
  8. Varlık Fonu’ndan teminat vermek suretiyle borçlarını ödemekte zorlanan iktidara yakın şirketlerin batışını geciktirmek yada onlara ayrıcalık sağlamak gibi bir planınız mı var?
  9. Cari açık büyürken, ülkeye artık “kaynağı belirsiz” sermaye bile gelmezken, döviz girişi için gurbetçilerin sünnet düğününe umut bağlanmışken, ekonomide kriz giderek derinleşirken, bugün bu yapmış olduğunuz devir size şu soruyu sormayı gerektiriyor: ihtiyaç duyduğunuz zaman bir gecede oldubittiyle KHK ile özel bankaları ve şirketleri de Fon’a aktarmayı düşünüyor musunuz?
  10. Toplam batık kredi hacminin 58 milyar TL’ye ulaştığı bu ortamda Varlık Fonu’na aktarılan kamu taşınmazları, Fon şirketlerinin borçlarını ödeyememesi riskine karşı yabancılarca ipotek mi ettirilecek?
  11. Varlık Fonu sonunda Düyun-u Umumiye gibi bir nitelik mi kazanacak, bu paralel Hazine ekonomik çöküşü önler mi, hızlandırır mı? Dünyada gelecek kuşaklara refah aktarmak için kullanılan Varlık Fonu bizde gelecek nesillere devasa borç mu aktaracak?
  12. Yasasında Fon’un gelirleri sıralandığı halde giderlerinin hangi alanlara yöneleceği konusunda neden hiçbir açıklama bulunmamaktadır?
  13. Fondaki varlıkların bir kısmını örtülü ödeneğe aktarmayı, seçim çalışmaları gibi parti işlerinde kullanmayı düşünüyor musunuz, yasal olmayan bu işlemi yapıp yapmadığınızı kim, nasıl denetleyecek?
  14. Fondaki şirketleri satarak büyük bir özelleştirme operasyonu yapmayı mı düşünüyorsunuz?
  15. Bu Varlık Fonu hamleniz, ekonomideki kötü gidişin artık dip yaptığının, devletin mali iflasın eşiğine geldiğinin ilanı mıdır?
Print Friendly, PDF & Email