TÜRKİYE BÜYÜK MİLLET MECLİSİ BAŞKANLIĞI’NA

Aşağıdaki sorularımın Başbakan Ahmet Davutoğlu tarafından yazılı olarak yanıtlanması için gereğini arz ederim.

Umut Oran
İstanbul Milletvekili

TBMM’de Suriye-IŞİD tezkeresinin kabul edilmesinden sadece birkaç saat sonra ABD Başkan Yardımcısı Joe Biden`in 2 Ekim 2014 tarihinde ABD saati ile 19.00’da Harvard Üniversitesinde yaptığı konuşmadaaralarında Türkiye’nin de bulunduğu bölgedeki ABD müttefiklerini IŞİD tehdidinden sorumlu tuttu. Obama Yönetimi’nin Suriye’de izlediği politikaları savunan Biden, bu gruplara yardım eden Türkiye gibi ülkelerin sorunun ortaya çıkmasına neden olduğunu kaydetti. “En büyük problemimiz müttefiklerimiz” diyen Biden, konuşmasında şunları söyledi:

Bölgedeki müttefiklerimiz, Suriye’deki en büyük problemimizdi. Türkler, ki çok iyi dostumuzdur ve benim de uzun süre vakit geçirdiğim Erdoğan’la harika bir ilişkim var. Suudiler, Emirlikler vs. Ne yapıyorlardı? Esad’ı devirme ve bir Sünni-Şii vekalet savaşı çıkarmada çok kararlıydılar. Ne yaptılar? Esad’la savaşacak herkese yüz milyonlarca dolar para ve on binlerce ton silah akıttılar, El Nusra, El Kaide için destek olacak, dünyanın diğer yerlerinden gelen cihatçıların aşırı unsurlarını kabul ettiler. Abarttığımı mı düşünüyorsunuz? Bir bakın. Bunların (yardımlar) hepsi nereye gitti? İşte şimdi olan ise birden bire herkes uyandı. Irak’taki El Kaide olan, IŞİD denilen bu ekip, Irak’tan atılmışken, Doğu Suriye’de açık bir alan, toprak buldu, bizim daha önce terörist ilan ettiğimiz El Nusra ile çalıştı. Ve biz, iş arkadaşlarımızı (müttefikleri) bunlara desteği kesmeye ikna edemedik. Peki ne oldu? Birden bire gerçeği gördüler. Şimdi Başkan’ın bir araya getirebildiği Sünni ülkelerden kurulu bir koalisyon var. Çünkü Amerika bir kez daha Müslüman bir ulusa gidip, agresif olamazdı. Sünni bir örgüte gidip saldırmaya Sünnilerin liderlik etmesi gerekir. Şimdi ilk defa olarak neyimiz var? Suudi Arabistan giden fonları durdurdu. Ayrıca kendi toprağında Amerikan güçlerinin açık askeri eğitim vermesine izin veriyor. Katarlılar, terörist örgütlerin en aşırı unsurlarına olan desteğini kesti. Ve Türkler… Cumhurbaşkanı Erdoğan, ki eski bir dosttur, bana dedi ki, siz haklıydınız, çok fazla insanın (Suriye’ye) geçişine izin verdik, şimdi sınırı mühürlemeye çalışıyoruz.”

Biden’in bu sözlerinin 4 Ekim’de Türk kamuoyuna yansımasıyla oluşan tepki üzerine Beyaz Saray Sözcüsü Josh Earnest 6 Ekim’de “Başkan Yardımcısı’nın özür olarak ilettiği, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın özel konuşmalarındaki görüşlerini yanlış ifade etmesiydi. Telefon açmasının sebebi buydu” açıklamasını yaparken, ısrarlı sorulara rağmen, Biden’ın Türkiye ve diğer ülkelerin Suriye’deki aşırı örgütlere yardım ettiğine işaret eden sözlerini yalanlamadı.

ABD’nin Ankara Büyükelçiliği de “Başkan Yardımcısı Türkiye’nin ve bölgedeki diğer müttefiklerin ISID’a ve Suriye’deki aşırı gruplara bilinçli olarak yardım ettiği veya bunların güçlenmesini kolaylaştırdığı izleniminin yaratılmasından dolayı özür dilemiştir“ açıklamasını yaptı. Bu kapsamda;

  1. Biden’ın bu sözleri ABD Başkanı Obama ve Amerikan yönetiminin de resmi görüşü değil midir?
  2. Biden’ın Türkiye aleyhtarı sözleri, yardımcısı olduğu ABD Başkanı Obama ile birlikte kendisine günlük olarak sunulan resmi istihbarat ve dış politika analizlerinden mi kaynaklanmaktadır?
  3. Türkiye ABD ile yaptığı görüşmelerde Suriye sınırının kontrolsüz bırakılması nedeniyle çok sayıda IŞİD militanının Türkiye üzerinden bu ülkeye geçişine yol açtığını itiraf etti mi? Bu itiraf hangi görüşmede hangi Türk yetkili tarafından dile getirildi?
  4. Türk yönetimi bu “itirafı” kabul etmediğine göre ABD Başkan Yardımcısı Biden bu konuda yalan mı söylüyor?
  5. Joe Biden’in Türkiye’yi teröristlerin geçişine göz yummakla itham eden bu sözleri hakkında hangi girişimlerde bulundunuz?
  6. Joe Biden’in Erdoğan ile yaptığı görüşmenin içeriğini yanlış algı yaratacak şekilde aktarmasından dolayı özür dilemesi, Türkiye’ye yönelik vahim ithamlarla ilgili özür dilememiş olmasının gerekçesi nedir?
  7. ABD Yönetiminin “Türkiye`nin Esad`ı devirmek hedefiyle teröre destek vererek IŞİD belasını yaratan bir ülke olarak” değerlendirmesinin gerekçesi nedir? Bu algıyı değiştirmek için adım atacak mısınız, hangi adımları atmayı planlıyorsunuz?
  8. ABD Yönetiminin sahip olduğu “Türkiye’nin önceliğinin IŞİD değil, Esad Rejimi olduğu” kanısı doğru mudur? Hükümetinize göre Türkiye için öncelikli tehdit IŞİD midir Suriye yönetimi midir?
  9. CNN International`da 5 Ekim’de yayımlanan Christiane Amanpour ile yaptığının televizyon mülakatında Türkiye`nin IŞİD ile mücadeleye Esad rejiminin de hedeflenmesi şartıyla katılacağını söylemeniz Biden’in tezlerini güçlendirmiyor mu? Neden IŞİD’e karşı koşulsuz bir mücadele vermiyorsunuz?
  10. Biden’in ifadesiyle, Türkiye’nin “Esad’la savaşacak herkese yüz milyonlarca dolar para ve on binlerce ton silah akıttığı, El Nusra, El Kaide için destek olacak, dünyanın diğer yerlerinden gelen cihatçıların aşırı unsurlarını kabul ettiği” doğru mudur? Hükümetiniz, Suriye rejimi ile mücadele etmesi için El Nusra, El Kaide ve IŞİD’e yapılan yardımların kontrolden çıktığı ve tehdidin Türkiye’ye yöneldiği değerlendirmesine sahip midir?
  11. Türkiye`nin istihbarat ve dış politika kurumları sizi ve Cumhurbaşkanını zamanında bilgilendirmiyor mu? Biden’in konuşmasından yaklaşık 14 saat sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kendisiyle telefonla konuştuğu, ancak Türk tarafının Harvard’daki ithamları bu sırada bilmemesinin gerekçeleri nelerdir? ABD Başkan Yardımcısı düzeyindeki birisinin kamuoyuna açık bir konuşmasında Türkiye’yi ciddi şekilde itham etmesine ve bu konuşmanın internete yüklenmiş olmasına rağmen Türkiye Cumhuriyeti Devleti Cumhurbaşkanı’nın “sizin hakkınızda Biden bu sözleri kullandı” diye bilgilendirmemiş olması istihbarat ve diplomasi zafiyeti değil midir, bunun sorumluları kimdir,haklarında hangi işlemleri yaptınız?
  12.   Hürriyet Gazetesinin 4 Ekim 2014 tarihli haberiyle Türkiye bunu öğrenirken, bu durumun zamanında Cumhurbaşkanına ve size iletilmemesi Milli İstihbarat Teşkilatı, Cumhurbaşkanlığı Genel Sekreterliği ve Dışişleri Bakanlığı fiyasko değil midir?
Print Friendly, PDF & Email