Birlik ve beraberlik hislerinin en güçlü şekilde yaşandığı, sevgi ve saygının pekiştiği bayramlarımız hepimiz için çok özel günler. Bizler bu günlerde acılarımızı, sevinçlerimizi paylaşıyor, büyüklerimizi yad ediyor, ebediyete intikal etmiş aile fertlerimizi ziyaret ediyor hem mazimizi hatırlıyor, hem de geleceğe farklı bir gözle bakma fırsatı buluyoruz.
Bu bayramda, ne yazık ki bir çok aile büyük bir burukluk yaşayacak. Aslan gibi evlatlarını vatan görevini yerine getirmek üzere askere gönderip, hain pusularda, kalleşçe saldırılarda kaybeden analar, babalar bu bayramda kalplerinde başka bir ateş hissedecek. Depremde evlerini, yakınlarını kaybedeler bir kere daha sabır duaları edecek, çocuklarına bir bayramlık bile alamayan ailelerin sıkıntısı yüreklerini saracak, bazı çocuklar uzak diyalarda evine ekmek götürmek için çalışan babasından ayrı olmanın üzüntüsünü yaşayacak.  Yıllarca eğitim aldıktan sonra işsizlik belasıyla karşılaşan gençlerimiz bu bayramda da gülemeyecek.
Bu bayramda bir kere daha hapishanede yakınlarını ziyaret edenlerin; eşlerin ve çocukların acısını yaşayacağız. Sahte deliller ile ailesinden, mesleğinden ve özgürlüğünden olan subayların, vatanseverlerin sesleri zindanlarda yankılanacak. Bağımsız ve onurlu bir şekilde mesleğini icra etmek isteyen gazetecilerin aileleri yine onurla ancak öfkeyle kutlayacak bayramı. Metris, Silivri, Hasdal cezaevleri bir kere daha acı dolu manzaralara sahne olacak.
İşte bu sahneler karşısında, bizlere düşen büyük bir görev var. Umutsuzluğu defedeceğiz, umuda sarılacağız. Cumhuriyet’i koruyacağız. Özgürlük için, adalet için, demokrasi için mücadele edeceğiz.
Biz bundan 90 yıl önce, uluslararası emperyalist güçlerin eline verdiği silahlarla bu toprakları işgal etmeye gelen, bu gökkubbenin üstünde dalgalanan bayrağımızı ve ezanı ezip geçmek isteyenlere karşı çıktık. Nazım Hikmet ustanın ifadesiyle “ateşi ve ihaneti gördük” asla teslim olmadık. Bu millet özgürlüğü ve değerleri için bedel ödemiş bir millettir. Bugün de terör belasına, diktatörlük sevdalılarına, Atatürk ve milli mücadele kahramanlarına saygısı olmayan karanlık zihniyete de teslim olmayacağız.
Özgür olmayan milletler bayram kutlayamaz. İradesi tutsak bırakılmış, insanları baskıyla sindirilmiş ülkelerde bayram olmaz. Özgürlük, adalet ve demokrasi yoksa bayram da yoktur.  Biliyoruz ki, biz bu özgürlük ve milli birlik mücadelesinden asla vazgeçmeyecek,  bu millet hak ettiği gibi yaşayana kadar da asla tatmin olmayacağız.
Bu duygu ve düşüncelerle Bayramınızı kutluyor, size, ailenize ve sevdiklerinize güzel ve mutlu bir bayram tatili diliyorum.Özgür günlerde kavuşmak üzere…
 
Saygı ve sevgilerimle,
Umut Oran

Print Friendly, PDF & Email