CHP, TCK’nın çok tartışılan 220. maddesinin “örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işlemek” ve “örgüt içindeki hiyerarşik yapıya dahil olmamakla birlikte, örgüte bilerek veya isteyerek yardım etmek” fiillerini cezalandıran 6 ve 7. fıkralarının kaldırılması için TBMM’ye yasa teklifi verdi.
TCK’nın 220. maddesi 3. yargı paketine de girmişti. Ancak pakette, maddenin 6 ve 7. fıkraları esasta korunurken, yalnızca bu fıkralar uyarınca verilen ek cezanın yarısına kadar indirilebileceği öngörülerek bu yetki tümüyle yargıç takdirine bırakılmıştı.
CHP, “Parasız eğitim istiyoruz” pankartı açan Berna Yılmaz ve Ferhat Tüzer ile üniversiteli Cihan Kırmızıgül’ün mahkûm edilmesinde de işletilen TCK’nın 220. maddesinin 6. ve 7. fıkralarını gündemine alındı.
Özgürlüğü genişleteceğiz CHP Milletvekili Umut Oran, TBMM Başkanlığı’na verdiği yasa teklifinde 6 ve 7. fıkraların yürürlükten kaldırılmasını, 8. fıkranın ise ifade özgürlüğünü genişletilecek şekilde yeniden düzenlenmesini istedi.
Haksızlığı gideriyoruz
Oran, teklifiyle ilgili olarak, şu değerlendirmeyi yaptı:
“Berna bir pankart açıyor, ‘parasız eğitim istiyoruz’ diyor. Bu kızın yeleğini Ferhat ile Berna sekiz yıl, beş ay 20 gün ceza almıştı, ‘örgüt propagandası’ diye olağan akışına uygun değil’ savcılık tanımlıyor, bu maddeden gerekçesi ile bu maddeden hapse ‘örgüt amaçlarına uygun hareket” çarptırılıyor. Yaptığımız diye yıllar sürecek bir ceza talep düzenleme bu haksızlığı ediyor. Bir vatandaşın evinde yasal gidermektedir” olarak satılan sosyalist dergiler ve 19 çakmak bulunuyor, ‘hayatın olağan akışına uygun değil’ gerekçesi ile bu maddeden hapis cezasına çarptırılıyor. Yaptığımız düzenleme bu haksızlığı gidermektedir.
ÖYM yerine BACEM geldi
Biz yıllardır ÖYM’lerin kalkması gerektiğini söylüyoruz. DGM’nin adını ÖYM, ÖYM’nin adını BACEM yapınca da hiçbir şey değişmiyor. Yapıyı tümden değiştirmek lazım.
Evdeki 19 çakmak da suç
Verdiğimiz yasa teklifi, bir zihniyete yönelmektedir. “Örgüt üyesi olmasa dahi örgüt amaçları doğrultusunda faaliyet” gibi subjektif ölçütlere dayanan, evrensel hukuk karşısında bir yeri olmayan bir düzenlemeyi ortadan kaldırıyoruz. Örgüte yardım ve yataklık zaten suç, mafya veya terör örgütü üyesi olmak da suç. Bunlar takip edilsin, ancak “örgüt üyesi olmasa dahi örgüt amaçları doğrultusunda faaliyet” gibi sınırları belirsiz bir alan demokratik hukuk düzeninde olamaz. Bu ne demek? Bu şu demek, senin yaptığın suç değil, örgüt üyesi de değilsin, ama herhangi bir örgütün amacı ile yaptığın eylem arasında ben bir bağlantı kurarsam seni hapse atarım. Mesela nasıl oluyor? Berna bir pankart açıyor, “parasız eğitim istiyoruz” diyor. Bu kızın yeleğini “örgüt propagandası” diye savcılık tanımlıyor, bu maddeden “örgüt amaçlarına uygun hareket” diye yıllar sürecek bir ceza talep ediyor. Bir vatandaşın evinde yasal olarak satılan sosyalist dergiler ve 19 çakmak bulunuyor, “hayatın olağan akışına uygun değil” gerekçesi ile bu maddeden hapse çarptırılıyor. Ahmet Şık’ın daha basılmamış kitabı, Soner Yalçın’ın bilgisayarında çıktığı için Ahmet Şık “örgüt üyesi olmasa da örgüt amaçları doğrultusunda hareket eden kişi”, Soner Yalçın “örgüt üyesi”, word belgesindeki notlar da “talimat” addediliyor, insanlar hakkında hapis cezası isteniyor.
KUTU
Yargılanıp, hüküm giyen kimler var?
Umut Oran’ın kaldırılmasın istediği TCK’nın 220. Maddesinin 6 ve 7. fıkralarından halen gazeteci Ahmet Şık, Galatasaray Üniversitesi öğrencisi Cihan Kırmızıgül, İzmir’de evinde 19 çakmak bulunduğu için 7,5 yıl hapis cezası alan okuma-yazma bilmeyen, engelli yurttaş Ahmet Pelit, Mersin’de 8 yıl 4 ay hapis cezası alan sağır dilsiz Mehmet Tahir İlhan ve Adana’da cebinde yarım limonla yakalanan ve 5 yıl hapis cezası yiyen Murat Baran da yargılandı.
